

10/31/2024 12:42:04 PM
Savcılık açıklamasında yer almıştı
Ahmet Özer'le ilgili savcılık açıklamasında 'Öcalan görüşmeleri' de yer alıyor. Barış Terkoğlu, İmralı tutanaklarını yazdı. Özer'in adı 'gıyabında' devlet yetkilisinin de olduğu görüşmelerde "çözüm süreci"nde birikiminden faydalanacaklar arasında geçiyor.
Nüfusu 57 ilden fazla olan İstanbul'un Esenyurt ilçesinde 31 Mart 2023 seçimlerinde DEM Parti'nin 'kent uzlaşısı' kapsamındaki desteğiyle CHP'den belediye başkanı seçilen Ahmet Özer’in tutuklanmasına yapılan gerekçelere dair yeni detaylar ortaya çıkıyor.
Savcılığın gözaltı gerekçesi olarak sıraladığı iddialar arasında yer alan “Şüphelinin terör örgütü mensuplarından ele geçirilen ve aynı zamanda örgütün Kuzey Irak Kandil bölgesinde yer alan yönetici kadrosuna da ulaştırılan örgütsel dokümanlar (terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ile İmralı adasında yapılan görüşmede sözde demokratik özerklik projesinde görevlendirilmesinin uygun görülmesi)…” ifadeleri dikkat çekmişti.
GÖRÜŞMELERDE ‘DEVLET YETKİLİSİ’ DE VAR
Gazeteci Barış Terkoğlu, Ahmet Özer’in adının İmralı tutanaklarında nasıl geçtiğini yazdı.
Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerde Tayyip Erdoğan’ın "ben görevlendirdim" dediği güvenlik bürokrasisinde bir devlet yetkilisi de bulunuyordu.
TUTANAKLARDA ADI NASIL GEÇTİ?
Terkoğlu’nun yazısına göre; Özer’in adı ilk kez 7 Haziran 2013’te tutanaklarda geçiyor. Tutanak, Öcalan ve HDP’li vekiller ile "güvenlik bürokrasisi"nden bir "yetkili"nin görüşme notları. Öcalan, açılımın teorisini oluşturacak 25 kişilik bir liste hazırlanmasını istiyor. HDP’lilerin önerdiği isimleri reddettikten sonra devam ediyordu: "Biraz derinlikli tartışma, fikir jimnastiği yapabileceğimiz kişiler olmalı. Farklı kesimlerden insanlar olabilir. Ermeniler, Aleviler, gayrimüslimler, anayasacılar vb. Ahmet Özer, Mesut Yeğen, Büşra Hoca (Ersanlı) da olabilir. Hani beni eleştiriyorlar ya, ‘Müslüman Türklerle anlaştı, bizi unuttu’ diyenlerin eleştirilerini boşa çıkaracak bir çalışma olacak. Devlet aklıyla sivil aklı buluşturmayı başarabilecek isimler olmalı. Şarlatanlık yapıp sabote edenlere cevap olacak."
Terkoğlu’nun yazısının devamı şöyle:
“Her şey "yetkili"nin önünde konuşuluyor. Özer’in adı "açılımı kamuoyuna anlatacak fikir adamları" arasında geçiyor.
Bu kadar değil…
11 Ocak 2014’te de Özer’in adı tutanaklara yansıyor. Yine masada "yetkili" var. Öyle ki… Görüşmenin başlangıcında Pervin Buldan "size vermemiz gereken mektuplar var, Halk Savunma Merkez Karargah Komutanlığı’nın bir mektubu, Heval Cemal gönderdi" deyince "yetkili" ayağa kalkıyor: "(Gelip elimizden aldı) Bunu Adalet Bakanlığı’na vermeniz gerekiyordu. Ama neyse. Toplantıdan sonra size veririm".
Bu garip atmosferde Özer’in adını İdris Baluken gündeme getiriyor: "Bazı bilim insanlarının demokratik özerklik projesine katkı sunma istekleri var". Öcalan "kim" diye sorunca Baluken yanıt veriyor: "Ahmet Özer var, Mersin Üniversitesi’nden. Akademiyadan bazı akademisyenlerin kendisine ulaştığı bilgisini bize aktardı."
Özer’in adı tutanaklarda iki ayrı yerde daha yer alıyor. Biri Öcalan’a Özer’in "Kürtler Cumhuriyete Neden İsyan Etti" kitabının verilmesi üzerine, Öcalan’ın "ilk kitabını okumuştum, bunu da okuyacağım" demesi sayesinde. İkincisi ise Öcalan’ın "Baskın Oran, Ahmet Özer ve Mesut Yeğen, üçünün tarih uzmanlığından faydalanmak istiyorum" temennisi nedeniyle. Yine masada "yetkili"nin olduğunu söylememe gerek yok. Nitekim Öcalan, cümlesinin devamında, "sizden önce devlet heyeti ile bir görüşme yaptım" derken, masadaki Sırrı Süreyya Önder "yaptığımız görüşmenin tutanaklarını Kandil'e gönderdik, Hükümet heyeti ve Hakan (Fidan) Bey ile görüşme gerçekleştirdik" diyor.”
Teroğlu yazısının devamında şu yorumda bulundu:
"Esenyurt ve İstanbul muhalefet tarafından alındı. İşte o gün "yetkili"nin önündeki tutanaklar açıldı. "Çözümcü Ahmet", "Bölücü Ahmet" ilan edildi! Öcalan’a özgürlük kapısı açılırken, Öcalan’ın "adını verdiği" Özer gözaltına alındı." Artı Gerçek
TÜRKIYE
2025-11-15İHD’nin 2024 hak ihlali raporu
2025-11-15Bir ekmeğe muhtaç insanların yok oluşunu seyrettik'
2025-11-12Rıfat Bali: Varlık Vergisi toplumsal kıskançlığın yasalaşmış hâliydi
2025-11-12Küresel Organize Suç Endeksi 2025: Türkiye ilk 10’da
2025-11-08İşkence izi tedaviyle 4 saatte geçer mi
2025-11-01Sosyal yardıma muhtaç hane sayısı 4,5 milyonu geçti
2025-11-01116 kurumdan “11. Yargı Paketi”ne karşı ortak çağrı
2025-10-30Narin Güran vakası 3: Enformasyon bombasının atıldığı gün
2025-10-29Foreign Policy: Türk silahları Afrika'da şiddeti körüklüyor
2025-10-29Narin Güran vakası 2: Sessizlik ihtiyacı, sessizlik ithamı
2025-10-28Narin Güran vakası 1:Kuzuların sessizliği, kurtların gürültüsü
2025-10-26“LGBTİ+’lar bu tasarıyla, iktidar şiddetinin deneme tahtası haline getiriliyor”
2025-10-26Deniz Undav’a yönelik paylaşımlara Hakkari Barosu’ndan suç duyurusu
2025-10-14Gazetecinin şüpheli ölümü
2025-10-08Eylül'de 206 işçi çalışırken öldü
2025-10-07"Beyaz Toros artık bir tarih değil, yeniden üretilen bir tehdit"
2025-10-07‘Beyaz Toros’ tişörtünün satışı hakkında suç duyurusu
2025-10-04Karma eğitim
2025-09-29Şiddetin domino etkisi: Evden sokağa, bireyden topluma
2025-09-29"Ya ajan ol ya sınır dışı ederiz"